Phrasebook

MP3 About the book

77 [seventy-seven]

giving reasons 3

77 [yetmiş yedi]	bir şeyler sebep göstermek 3

Choose how you want to see the translation:

One language, many varieties

Even if we only speak one language, we speak many languages. For no language is a self-contained system. Every language shows many different dimensions. Language is a living system. Speakers always orient themselves towards their conversation partners. Therefore, people vary the language they speak. These varieties appear in various forms. For example, every language has a history. It has changed and will continue to change. This can be recognized in the fact that old people speak differently than young people. There are also various dialects in most languages. However, many dialect speakers can adapt to their environment. In certain situations they speak the standard language. Different social groups have different languages. Youth language or hunter's jargon are examples of this. Most people speak differently at work than they do at home. Many also use a professional jargon at work. Differences also appear in spoken and written language. Spoken language is typically much simpler than written. The difference can be quite large. This is the case when written languages don't change for a long time. Speakers then must learn to use the language in written form first. The language of women and men is often different as well. This difference isn't that great in western societies. But there are countries in which women speak very differently from men. In some cultures, politeness has its own linguistic form. Speaking is therefore not at all so easy! We have to pay attention to many different things at the same time…

Downloads are FREE for personal use, public schools or non-commercial purposes.
LICENSE AGREEMENT | Please report any errors or incorrect translations here!
Imprint | © Copyright 2007 - 2025 Goethe Verlag Starnberg and licensors.
All rights reserved. Contact

Why aren’t you eating the cake?	T_r_a_ı n_ç_n y_m_y_r_u_u_? Turtayı niçin yemiyorsunuz? T______ n____ y____________ Turtayı niçin yemiyorsunuz? _______ _____ _____________ Turtayı niçin yemiyorsunuz?
I must lose weight.	K_l_ v_r_e_ l_z_m_ Kilo vermem lazım. K___ v_____ l_____ Kilo vermem lazım. ____ ______ ______ Kilo vermem lazım.
I’m not eating it because I must lose weight.	K_l_ v_r_e_ z_r_n_a o_d_ğ_m i_i_ o_u y_m_y_r_m_ Kilo vermek zorunda olduğum için onu yemiyorum. K___ v_____ z______ o______ i___ o__ y_________ Kilo vermek zorunda olduğum için onu yemiyorum. ____ ______ _______ _______ ____ ___ __________ Kilo vermek zorunda olduğum için onu yemiyorum.

Why aren’t you drinking the beer?	N_d_n b_r_y_ i_m_y_r_u_u_? Neden birayı içmiyorsunuz? N____ b_____ i____________ Neden birayı içmiyorsunuz? _____ ______ _____________ Neden birayı içmiyorsunuz?
I have to drive.	D_h_ a_a_a k_l_a_m_m l_z_m_ Daha araba kullanmam lazım. D___ a____ k________ l_____ Daha araba kullanmam lazım. ____ _____ _________ ______ Daha araba kullanmam lazım.
I’m not drinking it because I have to drive.	D_h_ a_a_a k_l_a_m_k z_r_n_a o_d_ğ_m i_i_ i_m_y_r_m_ Daha araba kullanmak zorunda olduğum için içmiyorum. D___ a____ k________ z______ o______ i___ i_________ Daha araba kullanmak zorunda olduğum için içmiyorum. ____ _____ _________ _______ _______ ____ __________ Daha araba kullanmak zorunda olduğum için içmiyorum.

Why aren’t you drinking the coffee?	N_d_n k_h_e_i i_m_y_r_u_? Neden kahveyi içmiyorsun? N____ k______ i__________ Neden kahveyi içmiyorsun? _____ _______ ___________ Neden kahveyi içmiyorsun?
It is cold.	S_ğ_m_ş_ Soğumuş. S_______ Soğumuş. ________ Soğumuş.
I’m not drinking it because it is cold.	O_u i_m_y_r_m_ ç_n_ü s_ğ_m_ş_ Onu içmiyorum, çünkü soğumuş. O__ i_________ ç____ s_______ Onu içmiyorum, çünkü soğumuş. ___ __________ _____ ________ Onu içmiyorum, çünkü soğumuş.

Why aren’t you drinking the tea?	N_d_n ç_y_ i_m_y_r_u_? Neden çayı içmiyorsun? N____ ç___ i__________ Neden çayı içmiyorsun? _____ ____ ___________ Neden çayı içmiyorsun?
I have no sugar.	Ş_k_r_m y_k_ Şekerim yok. Ş______ y___ Şekerim yok. _______ ____ Şekerim yok.
I’m not drinking it because I don’t have any sugar.	O_u i_m_y_r_m ç_n_ü ş_k_r_m y_k_ Onu içmiyorum çünkü şekerim yok. O__ i________ ç____ ş______ y___ Onu içmiyorum çünkü şekerim yok. ___ _________ _____ _______ ____ Onu içmiyorum çünkü şekerim yok.

Why aren’t you eating the soup?	N_d_n ç_r_a_ı i_m_y_r_u_u_? Neden çorbayı içmiyorsunuz? N____ ç______ i____________ Neden çorbayı içmiyorsunuz? _____ _______ _____________ Neden çorbayı içmiyorsunuz?
I didn’t order it.	O_u ı_m_r_a_a_ı_. Onu ısmarlamadım. O__ ı____________ Onu ısmarlamadım. ___ _____________ Onu ısmarlamadım.
I’m not eating it because I didn’t order it.	I_m_y_r_m ç_n_ü o_u ı_m_r_a_a_ı_. Içmiyorum çünkü onu ısmarlamadım. I________ ç____ o__ ı____________ Içmiyorum çünkü onu ısmarlamadım. _________ _____ ___ _____________ Içmiyorum çünkü onu ısmarlamadım.

Why don’t you eat the meat?	E_i n_ç_n y_m_y_r_u_u_? Eti niçin yemiyorsunuz? E__ n____ y____________ Eti niçin yemiyorsunuz? ___ _____ _____________ Eti niçin yemiyorsunuz?
I am a vegetarian.	B_n v_j_t_r_a_ı_. Ben vejeteryanım. B__ v____________ Ben vejeteryanım. ___ _____________ Ben vejeteryanım.
I’m not eating it because I am a vegetarian.	O_u y_m_y_r_m_ ç_n_ü b_n v_j_t_r_a_ı_. Onu yemiyorum, çünkü ben vejeteryanım. O__ y_________ ç____ b__ v____________ Onu yemiyorum, çünkü ben vejeteryanım. ___ __________ _____ ___ _____________ Onu yemiyorum, çünkü ben vejeteryanım.

Phrasebook

One language, many varieties

Menu

Links

Download our App